Ankara'da Dernek Bağışlarıyla İlgili Haksız Kazanç İddiası: Tutuklamalar ve Tehditler

Ankara'da Dernek Bağışlarıyla İlgili Haksız Kazanç İddiası: Tutuklamalar ve Tehditler

Ankara Cumhuriyet Başsavcısı, Aralık ayında 'Yaşama Tutunan Patiler Derneği'nin topladığı bağışları zimmetine geçirerek yaklaşık 20 milyon lira haksız kazanç sağladığı iddiasıyla başlatılan soruşturma kapsamında dernek başkanı Buket Özgünlü, kardeşi Demet K. ve 'Papağan Evi' isimli iş yerinin sahibi Ertan I. tutuklandı. Özgünlü'nün eniştesi Evren K. ise adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı. Bu olay, derneklerin denetimi ve bağışların kullanımı konusundaki tartışmaları yeniden gündeme getirdi.

Dernek başkanının ve diğer sanıkların tutuklanmasının ardından, Evren K. İstanbul'dan gelen telefonlarla tehdit edilmeye başlandı. Şüpheliler, Evren K.'yı arayarak 'Dernekten para götürdüğünüzü biliyoruz, size 20 milyon ceza kestik' diyerek baskı kurmaya çalıştı. Tehditlerin artması, durumu daha da ciddileştirdi.

Polisten Film Gibi Operasyon

Evren K., tehditler sonrası Ankara Asayiş Şube Müdürlüğü Gasp Büro Amirliği'ne giderek şikayette bulundu. Gasp Büro ekipleri, şüphelileri suçüstü yakalamak için titiz bir plan yaptı. Evren K.'dan zanlılarla bağlantısını koparmaması ve parayı ödeyecekmiş gibi davranması istendi. Bu plan doğrultusunda, zanlılarla para dolu olduğu söylenen bir çantayı teslim etmek üzere Yenimahalle'deki bir kafede buluşma ayarlandı.

Operasyon günü, polis ekipleri müşteri gibi kafede farklı masalara oturdu ve her detayı yakından takip etti. Çevrede, herhangi bir olumsuzluğa karşı güvenlik önlemleri alındı. Zanlılar, İstanbul'dan Ankara'ya gelerek çantayı teslim almak için kafeye geldi. Paranın dolu olduğunu sandıkları çantayı aldıkları anda ekipler harekete geçti.

Tutuklanarak Cezaevine Gönderildiler

Operasyon sonucunda, T. G. ile T. M. isimli iki şüpheli suçüstü yakalandı. Gözaltına alınan şüpheliler, Ankara Asayiş Şube Müdürlüğü'ndeki işlemlerinin ardından adliyeye sevk edildi. Nöbetçi sulh ceza hakimliği, zanlıları tutuklayarak cezaevine gönderdi. Bu durum, derneklerin denetimi ve bağışların kullanımı konusundaki endişeleri artırdı.

Yaşanan bu olay, derneklerin şeffaflığı ve hesap verebilirliği konusundaki tartışmaları yeniden alevlendirdi. Toplumda güvenin sağlanması için derneklerin daha sıkı denetlenmesi gerektiği vurgulanıyor. Bu tür olayların önlenmesi için yasal düzenlemelerin gözden geçirilmesi gerektiği düşünülüyor.